featured

Eğitim İş’ten yarıyıl değerlendirmesi..

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Eğitim-İş Edirne Şube Başkanı Murat Akçay, 2023-2024 Eğitim öğretim yılının ilk döneminin sona ermesi nedeniyle değerlendirmede bulundu.

Akçay, 2023-2024 eğitim-öğretim yılının birinci döneminin yine çözüme kavuşturulamayan, yanlış verilen kararların sonucu olarak birçok sorun yumağı ile sona erdiğini söyledi.

“GİZLİLİK İÇİNDE YAPILMALIYDI”

Edirne Valiliği himayesinde İl Milli Eğitim Müdürlüğünce “Bir Kahvenizi İçeriz” projesi kapsamında öğrencilerin evlerinde ziyaret edildiğini hatırlatan Akçay, “Bu uygulamanın sakıncaları da beraberinde getireceğini dile getirmiştik. Öngörülerimizde yanılmadık. Mevcut ekonomik şartlarda velilerin evlerine emrivaki bir şekilde gidilmesi uygun değildi ve bu durum aynı zamanda birçok veliyi de kaygılandırdı. Kaldı ki özellikle dezavantajlı yerlerde birçok velinin evinde ne doğru düzgün misafir ağırlanacak yer, ne de gelen misafire ikram edeceği bir kahve, ne de sunabileceği bir yiyeceği vardır. Böyle bir beklenti ile zaten gidilmez, fakat bu durum velinin kendisini mahcup ve üzgün hissetmesine de vesile olmaktadır. Bu ziyaretler fotoğraflarla ifşa edilerek değil tamamen büyük bir gizlilik içinde, mahremiyete dikkat edilerek yapılmalıdır.  Ayrıca bu ziyaretler, okulların kendi bünyelerinde, öğrencilerin ihtiyaç ve devamsızlık durumlarına göre okul idaresi ve öğretmenler tarafından hali hazırda zaten yapılmaktaydı. Okullarda devam takip komisyonları bulunmakta, bu komisyon sürekli veya parçalı devamsızlık yapan öğrenciler ile ilgili gerek veli görüşmeleri, gerek ev ziyaretleri gerekse raporlama, ilgili kurumlara bildirme gibi işlemleri zaten yapmaktadırlar” dedi.

” KAÇ ÖĞRENCİ OKULA KAZANDIRILDI?”

Öğrenci ev ziyaretlerinin şişirme ve görüntüden ibaret olduğunu belirterek sorular yönelten Murat Akçay “Bu sebeple, yürütülen bu proje kapsamında aşağıda belirtilen soruları sormak ve cevaplarını yetkililerden talep etmek bir zorunluluk haline gelmiştir.  Edirne İl Milli Eğitim Müdürlüğünden edinilen bilgiye göre 13 bin 689’dan fazla öğrencinin evlerine ziyaret gerçekleştirilmiş ki bu ziyaretlerin neredeyse büyük çoğunluğu gerçeği yansıtmadığı, bu sayının aslında şişirme ve tamamen görüntü, fotoğraf vermekten ibaret olduğu milli eğitim camiasında görev yapan tüm öğretmen ve idarecilerin malumudur. O halde bu proje kapsamında; Kaç parçalı veya sürekli devamsız öğrenci okula kazandırılmıştır? Kaç öğrenci ve velinin barınma, ısınma, beslenme, giyim, kırtasiye, ulaşım sorununa çözüm bulunmuştur? Kaç öğrencinin ailesindeki adli vaka veya sağlık sorunu çözüme kavuşturulmuştur? Çalışıp evine para götürmek zorunda olan ve bu sebeple okulunu aksatan veya okula gidemeyen kaç öğrenci vardır ve bu sorun nasıl çözülmüştür? Ortaöğretim kurumları yönetmeliğine göre 1 öğrenci 1 eğitim öğretim yılında özürsüz olarak en fazla 10 gün devamsızlık yapma hakkına sahiptir. 20 gün, 30 gün hatta 40 gün özürsüz devamsızlık yapmış olan öğrenciler vardır. Farz edelim ki bu öğrencileri okula gelmeye ikna ettiniz, e-okula sistemine göre devamsızlıktan kalmış gözüken bu öğrencilerin devamsızlıklarını nasıl sileceksiniz, sildiniz diyelim bu öğrencilere geçmiş sınavları nasıl yapacaksınız ve neye göre not vereceksiniz, verdiniz ve sınıfı geçirdiniz diyelim. Bu durumu devamsızlık yapmayan okula düzenli gelen öğrencilere ve velilere nasıl izah edeceksiniz? Onlara haksızlık yapılmış olmayacak mısınız? Projeler sona erdiğinde elde edilen verilerle, sonuçlarla, kazanımlarla, sorunlara çözüm kavuşturmalarıyla daha anlamlı hale gelir. Bu projede ne gibi kazanımlar elde edilmiştir veya edilecektir?” dedi

“ÖĞRETMEN VE İDARECİLERİN KAPI KAPI DOLAŞMASI AKIL ALIR GİBİ DEĞİL”

Devamsızlık probleminin okullarda ücretsiz bir öğün yemek projesiyle çözüleceğini, ancak ilgili kurumlar tarafından öğretmen ve idarecilerle, öğrencileri okula getirilmesi yönündeki çalışmaya anlam veremediklerini vurgulayan Akçay “Mevcut ekonomik şartlarda, geçen seçim döneminde vaad edilen ve sonradan rafa kaldırılan her öğrenciye okulda sağlıklı bir öğün ücretsiz yemek projesinin devamsızlık problemini ciddi oranda azaltacağını belirtmemize rağmen maalesef bu uygulama hayata geçirilememiştir. İşin daha da vahim kısmı geçtiğimiz günlerde, Edirne Valiliğinin İl Milli Eğitim Müdürlüğü kanalıyla okullara gönderdiği 08 Ocak 2024 ve 11 Ocak 2024 tarihli yazılarında yaşanmıştır. İlgili yazı kapsamında devamsız öğrencilerin okula kazandırılması amacıyla sınıf öğretmenleri, rehber öğretmenlerin okullarda ilk ders sonunda gelmeyen öğrencileri tespit edip ilgili kolluk görevlisi ile beraber ilgili okul idarecisi ve öğretmenler ile bu öğrencilerin evlerine gidilip öğrencinin o gün içinde mutlaka okula devamının sağlanması istenmiştir. Diğer yazıda ise öğretmenlerin devamsız öğrencilerin isim listelerini günlük olarak okul idarelerine bildirmeleri, okul müdürlüklerinin de ilgili kolluk kuvveti ile beraber ev ziyaretleri yapmaları ve muhakkak fotoğraf ile belgelendirip arşivlemesi ve bu işi titizlikle yürütmesi istenmiştir. Kimi okullarda devamsız öğrenci sayıları günlük 30’lu, 40’lı hatta 50’li sayıları bulmaktadır. Okul idareci ve öğretmenlerinin okuldaki işlerini bırakıp bu kadar evi 1 günde ziyaret etmesi akla ve mantığa aykırıdır. Ayrıca unutulmamalıdır ki okullarda öğrenim görmekte olan öğrenciler de bulunmaktadır. Öğretmen ve idarecilerin de okullarında yapmaları gereken işleri ve ilgilenmeleri gereken öğrencileri mevcuttur, onların da hakkına girmeye kimsenin hakkı yoktur. Öğretmen ve idarecilerin okullarındaki öğrencileri bir kenara bırakıp kapı kapı, ev ev dolaşmaları akıl alır gibi değildir. Zaten yapacak çok işleri ve sorumlulukları varken, Asayiş ve güvenlikten sorumlu emniyet personellerini kapı kapı öğretmen ve idarecilerle birlikte devamsız öğrenci peşine sürüklemek de emniyet güçlerimiz için de fazladan ek mesai ve külfet anlamına gelmektedir” dedi.

“ÖĞRENCİLERİN DEVAMSIZLIKTAKİ TEMELİNİ TAHLİL ETMEDEN ATILACAK ADIMLAR BAŞARISIZLIKLA SONUÇLANIR”

Öğrencilerin göz dağı verilerek okula getirilmesini yanlış olduğunu savunan Akçay “Bu Bir Kahvenizi İçeriz projesinde özellikle devamsızlık konusunda yetkililer istenilen sonucu alamamış olacaklar ki, artık kolluk kuvveti marifetiyle belki de göz dağı vererek bu işi çözmeye, öğrencileri okullara getirmeye kalkışmışlardır. Öğrencilerin kolluk kuvveti marifetiyle okula getirilmelerini sağlamak ne eğitim bilimine ne pedagoji bilimine, ne de psikoloji bilimine uygundur. Böyle bir yöntem yoktur, olamaz da. Öğrenci devamsızlığının bilimsel, sosyolojik, ekonomik, pedagojik, psikolojik temellerini iyi tahlil etmeden atılacak her adım başarısızlıkla sonuçlanacaktır. Keşke bu hususta ben yaptım oldu, aklıma geldi ve uyguladım anlayışından sıyrılıp ortak akıl yolu benimsenebilse” dedi

“DEPREME DAYANIKSIZ DİYE BOŞALTILAN OKULLAR BİR AN ÖNCE YAPILMALIDIR”

Depreme dayanıksız okul binalarının boşaltılması sebebiyle aynı binada iki okul öğrencilerinin eğitim görmesinin mağduriyet yarattığını söyleyene Akçay, yeni binaların yapılması çağrısında bulunarak “Depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle boşaltılan Trakya Birlik İlkokulu binası ile ilgili bir çalışma daha henüz başlamamıştır. Bu okul Vali Fahri Yücel İlkokulu ile beraber aynı binada ikili eğitim yapmak zorunda bırakılmıştır. Özellikle kalıcı yaz saati uygulamasından dolayı buradaki öğrenciler sabahın kör karanlığında okula gitmekte, akşam hava karardıktan sonra okuldan çıkmaktadırlar. Bu durum eğitimi ile öne çıkan kentimize hiç yakışmamaktadır. Boşaltılan Trakya Birlik binasının yerine depreme dayanıklı yeni bir okul binası inşası bir an önce başlatılmalı ve bitirilmelidir. Yine Depreme dayanıksız diyerek boşatılan ve yıkım kararı verilen Mimar Sinan Ortaokulunun yerine yeniden bir okulun yapılıp yapılmayacağı hala kocaman bir soru işaretidir” diye konuştu.

“OKULDA EĞİTİMİ SADECE ÖĞRETMEN VERİR!”

İlkokullarda eğitim sonrası müftülük tarafından Kur’an Kursu verilmesi yönünde velilerden talep toplanmaya çalışıldığını ve okuldaki tek eğitiminin öğretmen olduğunu hatırlatan Akçay, “Edirne de özellikle yeni yerleşim yeri bölgelerindeki ilk ve ortaokullarda okullarda kalabalık sınıflar sorunu artık ciddi bir boyuta ulaşmıştır. Cumhuriyetimizin 100. Yılında Bir Cumhuriyet kenti olan Edirne’mize 100. Yıl ismini taşıyan bir okulun yapılması artık elzemdir. Edirne MEM ile müftülük arasında yapılan protokol gereği ÇEDES projesi kapsamında ilkokullarda derslerden sonra imamlar tarafından öğrencilere kuran kursu verilmek istenmekte, velilerden bu yönde talepler toplanmaktadır. Velilerimize sesleniyoruz okulda eğitimi sadece ve sadece öğretmen verir. Pedagoji eğitiminin ne olduğu belli olmayan, öğretmenlik ve eğitimle ilgisi olmayan kişilerin öğrencilerin karşısına dikilmesine asla izin vermesinler. Edirne’de Rehber öğretmeni ve normu olmayan okullara rehber öğretmenlerinin görevlendirmesi ise de yönetmeliklere aykırı bir uygulamadır. Bu okullara haftanın 2 günü giden rehber öğretmenleri bu okullarda öğrenciler, veliler ile özel görüşme yapabilecekleri ne bir özel görüşme odaları, ne de anket, veri girişi ve benzeri çalışmaları yapabilecekleri sarf malzemeleri ve bilişim araçları bulunmaktadır. Bu konuda geçen yıl kazandığımız davaya rağmen bu uygulama bu yıl da ilgili kanun ve yönetmeliklere rağmen devam ettirilmektedir. Bu okullara rehberlik hizmeti vermekle sorumlu kurum Rehberlik ve Araştırma Merkezleridir” diye konuştu.

“GSB İLE YAPILAN PROTOKOLLER DOĞRU PLANLANARAK UYGULANMALDIR”

Başkan Akçay “Gençlik ve Spor Müdürlüğü ile yapılan protokol kapsamında özellikle dezavantajlı bölge okullarındaki öğrenciler ders saatleri esnasında yüzme bilmeyen kalmasın projesi kapsamında alınıp araçlarla (ki bu araçlar ile ilgili sıkıntılar bulunmakta, örneğin araçlarda bir refakatçi yetişkin kişi bulunmamakta, onun yerine 1 idareci ve ya öğretmen görevlendirilmekte) havuzlara götürülmektedir. Öğrencilerin bedensel ve ruhsal gelişimlerini desteklemekle beraber, bu tür uygulamaların eğitim öğretimi aksatmayacak şekilde, öğretmen ve idarecilere ek külfet getirmeyecek şekilde planlanarak yapılması gerekmektedir. Yine gençlik ve spor müdürlüğü personelleri yapılan protokol kapsamında dezavantajlı okullara görevlendirilmekte, beden eğitimi derslerine sokulmaktadır. Bu durum derse giren pedagoji ve eğitim bilimi ile alakası olmayan kişiler ile öğrenciler ve veliler arasında zaman zaman sıkıntılara sebebiyet vermektedir” dedi.

“ÖĞRENCİLERİN HAYATINA IŞIK TUTACAK ÇALIŞMALAR HEP BİRLİKTE YAPILMALIDIR”

Akçay, “Geçtiğimiz yıllarda lise ve üniversite giriş sınavlarında ülke sıralamasında sürekli üst sıralarda bulunan Edirne’nin eğitimde ve sınav başarısında son dönemde oldukça gerilere düşmesi işte bu anlayışın eseridir. Eğitim-İş olarak diyoruz ki eğitimin bütün paydaşlarının fikirleri alınarak projeler üretilmeli, göstermelik değil öğrencilerin hayatlarına dokunacak, geleceklerine ışık tutacak çalışmalar hep birlikte planlanmalıdır” dedi.

 

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Eğitim İş’ten yarıyıl değerlendirmesi..

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Giriş Yap

Edirne Postası - Edirne Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!