Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün mübadelesiyle Bulgaristan’dan 84 yıl önce Türkiye’ye iskan edilen muhacirlerin vazgeçemedikleri karpuz pekmezi kazanlarda kaynamaya başladı.
Kırklareli merkeze bağlı Arizbaba Köyü’nde üretici Habil Dertli’nin buğday ve ayçiçeği ürününe alternatif olarak ekilen karpuzun son hasadı pekmeze dönüştürülüyor. Köyde geçmiş yıllarda her hanede odun ateşinin üzerine konulan dev bakır kazanlarda karpuz pekmezi mesaisi yapılırdı.
Yaşlısı genci ellerinde kaşıkla ikiye böldükleri karpuzun içine alarak süzgece koyarak şırasını çıkarırdı. Bir gün bir gece süren bu işlem sırasında arıların saldırısı da işin başka zor bir yanıydı. Gün boyu süren bu işlemin ardından şıra kazana konularak gece boyunca odun ateşinde kaynatılarak karpuz pekmezine dönüştürülürdü. Köyde nüfusun azalması nedeniyle karpuz pekmezi yapımı sekteye uğramış ve 30 yıl aradan sonra Dertli Ailesinde kazanlar pekmez için kaynadı. Habil, eşi Berrah, çocukları Ömer ve Sibel Dertli, karpuz için kolları sıvayarak karpuz pekmezi yaptılar.
30 yıl öncesine kadar son baharda evlerde karpuz pekmezinin yapıldığını ifade eden Berrah Dertli, ‘’O yıllarda köye gelenler buram buram karpuz pekmezi kokusuyla karşılanır, ikramda bulunulurdu. Amma velakin süreç içerisinde karpuz ekimi yok denecek kadar azaldı. Hal böyle olunca da pekmez yapılmamaya başlandı. 30 yıl aradan sonra hanemizde pekmez yaptık. Kış mevsiminde de yaptığımız pekmezi afiyetle tüketeceğiz’’ dedi.
Karpuzun faydaları
Kalp ve damar dostu olarak bilinen karpuz pekmezinin demir, fosfor, magnezyum minerallerini yüksek oranda barındırdığına da dikkat çeken uzmanlar, karpuz pekmezinin kansere karşı koruyucu olarak bilinen likopen maddesi, sindirimi kolaylaştıran besinsel lif ile A ve C vitaminlerinin diğer pekmezlere göre on kat fazla olduğunu vurguluyorlar.
