Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ayten Eren,yaptığı açıklamada,belediye tarafından Tunca Nehri kıyısında ki proje çalışmalarını eleştirerek,” Söz konusu proje kararında kent halkı ve sivil toplum örgütleri, meslek odaları ve Trakya Üniversitesi’nin muhatap bölümlerinin görüşü alınmış mıdır?”diye sordu.
Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ayten Eren açıklamasında, “Edirne Belediyesi, yıllardan beri çevre dostu insanların temizleyerek dikkat çekmeye çalıştığı Tunca Nehri kıyısındaki 50 bin metrekare alanda yürüyüş ve bisiklet yolları inşa projesi başlatmıştı. Makinelerinin proje nedeniyle milli kıyı toprağını kaldırıp yere moloz sermeye başlamasının ardından üyelerimizle keşif yapmış, belediyemize bu konuda endişelerimizi içeren sorular sormuş, projeyi yürütenlerle yüz yüze görüşerek alternatif önerilerimizi anlatmıştık.“Söz konusu proje kararında kent halkı ve sivil toplum örgütleri, meslek odaları ve Trakya Üniversitesi’nin muhatap bölümlerinin görüşü alınmış mıdır?” diye sorduk. Yanıt; proje çoktan kendilerince hazırmış zaten.“Proje, bölgenin ekolojik yapısı bozulmadan toprak altı-üstü canlılarının, her türlü ağaç ve bitki türlerin, nehrin doğal dengesinin bozulmaması noktasında gerekli olan çevresel etki değerlendirme sürecinden geçirildi mi?” diye sorduk. Bu konu zaten hiç düşünülmediği için “Tabii ki koruyacağız şüpheniz olmasın” yanıtını aldık.“Proje sahasında park ve oturma alanları olarak düşünülen yerlerdeki kır çiçeklerinin kazınarak biyolojik çeşitliliğin yok edildiği, bazı ağaçlara zarar verildiği görülmüştür. Bunların yerine çim, plastik v.b gereksiz pahalı ve yapay malzemelerin kullanılacağı anlaşılmaktadır. Bu projenin doğal bitki örtüsü ve nehir, toprak ve canlı ilişkisinin sürdürülebilirliğini tehdit eden bir proje olup olmayacağı konusunda kamuoyuna açıklama yapacak mısınız?” diye sorduk. Cevap; “Halk böyle tercih ediyor” oldu.“Belediyenizin geçen yıllarda tüm girişimlerimize rağmen Tavuk Ormanı (Has Bahçe) taşkın alanına yapmakta ısrar ettiği yürüyüş ve bisiklet yollarının gelen taşkın sonucu bozulmasıyla ortaya çıkan milyonlarca liralık zararın hesabını vermeden, kamunun parasını yine bir taşkın alanı olan Tunca Nehri Kıyısı’nda harcamadan önce bizlere, meslek odalarına, Trakya Üniversitesi’nin ilgili bölümlerine sormanız gerektiğini hatırlatır, bu konunun aceleye getirilmeden doğa ve kamu yararı gözetilerek çalışmaların sürdürülmesini talep ederiz” demiştik. Onlar, yanıt olarak Tavuk Ormanı’ndaki zararın önemsiz olduğunu belediye olanaklarıyla hallettiklerini söylediler.Aynı dönemde taşkın bölgesi olması nedeniyle bu konunun muhatapları olan Edirne DSİ 11. Bölge Müdürlüğü’ne, Edirne Belediyesi’nin Tunca Kıyısı Düzenleme Projesi’ni taşkın sahasına yapmak üzere kurumunuzdan nasıl izin alındığına ilişkin yazının, Bilgi Edinme Hakkı Kanunu çerçevesinde Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği’ne verilmesini talep ettik. Yanıt olarak; “Kurumumuz oluşacak bütün sorunlardan muaftır” denildi.Yine Orman ve Su İşleri Müdürlüğü’ne; bu projenin doğal bitki örtüsü ve nehir, toprak ve canlı ilişkisinin sürdürülebilirliğini tehdit ettiğini, kurumun Tunca Nehri Kıyısı’nda başlayan çalışmalarda ağaçların sayı ve tür tespitleri konusunda ve kıyı bitkilerinin yapılan hafriyat ve döşeme materyallerinin vereceği olası zararlar konusunda takibini, raporlamalarının yapılmasını ve bilgi edinme kapsamında bizimle paylaşılmasını istedik. Gelen yanıtların hepsi projenin zararı olmadığı biçimindeydi.Çevre ve Şehircilik Edirne İl Müdürlüğü’nün Tabiat Varlıklarını Koruma Şube Müdürlüğü’ne yazdığımız dilekçede de; “Kurumunuzun yetki ve sorumluluk alanına giren bu bölgede Edirne Belediyesi’nce yapılan çalışmaların yasalarınıza uygun olup olmadığı, ÇED gerekli olması konusundaki taleplerimizin değerlendirilerek derneğimizin bilgilendirilmesini arz ederiz” dedik. Gelen yanıtta; “Her şey kurallara uygundur, ÇED gerekli değildir” denildi.Şimdi bütün bu çırpınışlar, sorular suya mı yazılmıştı? Yoksa bu ülkenin koskoca kurumları üç maymunu mu oynamışlardı? Ocak ayında tüm itirazlarımıza rağmen başlamış olan kıyı talanı inşaatı şimdi hangi gerekçelerle sökülüp atıldı? Doğaya verdikleri zarardan sonra halkın vergilerini çöpe atarak bir kamu zararı daha oluşturmuş olmadılar mı? Niye halka danışmadan, hiçbir sivil toplum örgütünün görüşü alınmadan, kentimizin üniversitesinin ilgili bölümleriyle ortaklaşmadan birilerinin münasip gördüğü işler yapılır bu kentte? Hani seçim vaatlerinizde yer verdiğiniz gibi kent için halk ve onun temsilcileri olan sivil toplum örgütleriyle birlikte karar alacaktınız?”dedi.
