featured

Edirne’nin Kara Günü…

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Balkan Savaşları’nın 110.yıldönümünde şanlı tarihe hayatlarını veren Balkan Savaşı şehitlerine saygı ve minnet duyguları dile getirmek maksadıyla Edirne Balkan Şehitliği’nde anma töreni düzenlendi.

Edirne Belediye Bandosu eşliğinde Sarayiçi’nde başlayan kortej şehitliğe kadar yürüdü. Anma programı öncesi Balkan Şehitliği Anıtı’na çelenk sunumunun ardından saygı duruşunda bulunularak İstiklal Marşı okundu. Asker taburu tarafından şehitlere saygı atışı gerçekleşti. Şehitlere Edirne İl Müftü Yardımcısı Adem Özsoy tarafından dualar okundu ve ardından protokol tarafından şehitlik isimleri önüne karanfiller bırakıldı. Programa Edirne Valisi Ekrem Canalp, Ak Parti Edirne Milletvekili Fatma Aksal, Tugay Komutan Yardımcısı Piyade albay Gökten Kahveci, Edirne Belediye Başkan Vekili Yaver Tetik, Siyasi parti temsilcileri, kurum müdürleri, Edirne Şehit Aileleri Derneği Başkanı Faruk Çiftçi, Muharip Gaziler Derneği ve öğrenciler katılım gösterdi.

“MİLLİ ŞUURU HER ZAMAN DİRİ TUTMAMIZ GEREKİYOR”

Balkan Şehitliği’ne karanfil bırakmasının ardından açıklamada bulunan Edirne Valisi Ekrem Canalp “Türkiye’nin kuzeyine, güneyine bir baksak. Son 30 yıl içerisinde dünyada meydana gelen sıcak çatışmaların büyük bir çoğunluğu bütün dünya için söylüyorum, bizim komşu coğrafyamızda komşu ülkelerimizde ve yakın coğrafyamızda meydana gelmiş sıcak çatışmalardır. Geçen 30 yıl boyunca bir kez daha ortaya çıkmıştır ki bir vatana sahip olabilmek, bağımsız bir devlete sahip olabilmek ve bir vatan içerisinde bir millet olabilmenin kıymeti ve değeri her geçen gün somut örneklerle bir kez daha bizim önümüze gelmektedir. Bizim tarihimiz şanlı zaferlerin olduğu bir tarihtir. Ama aynı zamanda Balkan hezimeti gibi Balkan Savaşları neticesinde de kaybetmiş olduğumuz toprakların da acısını hissedebildiğimiz bir tarihtir aynı zamanda. Balkan Savaşları bizim tarihimizde Balkan hezimeti olarak bilinir. Bizler 140 yılda kazanmış olduğumuz toprakları 140 saatte kaybettik. Dolayısıyla da bugün de nasıl ki zaferler bizleri gururlandırıyorsa, bu şekildeki mağlubiyetler de bu şekildeki hezimetler de bizler için birer ders olmalıdır. Geçmişte yaşamış olduğumuz kötü durumları, olumsuzlukları bir kez daha yaşamamak için bugün belli bir milli şuuru her zaman için canlı ve diri tutmamız gerekiyor. Bugünkü bu kutlamalar da, bu etkinlikler de, bu anma merasimleri de aslında bizim bu milli şuurumuzu tekrar canlı tutmamıza da vesile teşkil ediyor. Bu vatanı, bu devleti, bu toprağın üzerinde olanlar sürdürüyor. Hayatta tutuyor. Ama bu vatanı bize verenler bu devleti kuranlar bu toprağın altındakilerdir. Aziz şehitlerimizdir. Bütün aziz şehitlerimizi rahmetle”dedi.

Balkan Şehitliği’ndeki etkinlik sonrası Halk Eğitim Merkezi Konferans Salonu’nda Edirne Valiliği ve Edirne İl Müdürlüğü himayesinde Edirne Süleyman Demirel Fen Lisesi tarafından hazırlanan 26 Mart Balkan Şehitleri Anma Programına geçildi.

“EMANETİNİZİN BEKÇİSİYİZ”

Süleyman Demirel Fen Lisesi Tarih Öğretmeni Sema Demirkıran “20.yüzyılın başlarında hüzün, tüm coğrafyaların ortak paydasıydı. Yüzyıllar boyu Osmanlı Devleti’nin egemenliği altında yaşamış ancak bu koruyabilmiş olan Balkan ulusları bağımsızlıklarını kazandıktan sonra Artık hasta adam olarak adlandırılan eski yöneticilerinden toprak alarak sınırlarını genişletme peşine düştüler. Bu amaçla Osmanlı Devleti’nin Trablusgarp’ta İtalya’yla savaşmasından yararlanan Bulgaristan, Sırbistan, Karadağ ve Yunanistan Makedonya için ıslahat istediler. Fakat Osmanlı Devleti yapılan bu istekleri kesinlikle reddetti. 8 Ekim 1912 tarihinde Karadağ Osmanlı Devleti’ne savaş açtı. Bu savaş ilanının ardından Yunanistan, Bulgaristan ve Sırbistan’ın destek açıklamaları geldi. Savaş sırasında Sırp, Bulgar, Arnavut, Yunan ve Ermeni çetelerinin silahsız Türklere karşı katliamları inanılmaz bir insanlık dramına dönüştü.

Amaçları Türkleri baskı ve şiddet yoluyla Anadolu’ya dönmeye zorlamakta. Osmanlı Devleti, Sırbistan’a karşı Kumova’da büyük bir yenilgi aldı. Ardından Yunanlılar, Selank’ii ve Ege adalarını ele geçirdi. Bulgar Kralı Ferdinand’ın ise gözü, Çaygırat dedikleri İstanbul’daydı. Bu amaçla Bulgar kuvvetleri Trakya’ya yöneldi. Kısa sürede bütün Trakya Bulgar işgaline uğradı. Bir tek yerde Türk bayrağı dalgalanmaya devam etmekteydi. O da bir asra yakın Osmanlı İmparatorluğu’na başkentlik yapan Sultan 1. Murat’ın yadigarı Edirne. Edirne 20 yüzyıl başlarında tarihinin en zor günlerini geçirmiş, daha birkaç sene öncesine kadar bir arada yaşadığı komşusu Bulgarlar tarafından 1912’de  kuşatılmıştır. 24 Eylül 1912’de Edirne’ye baskın taarruzu düşündüğü bu nedenle Edirne’ye müsaher mevki takviye edilmesi vatani hizmet süresi dolan askerlerin terhis edilmemesi gerektiği belirtilerek yaklaşan tehlikeye dikkat çekmiştir. Bu amaçla Edirne Müstahkem Mevkii Kumandanlığı’na Mehmet Şükrü Paşa getirilmiş. Şehrin kuşatılması halinde 40 gün savunulması emri verilmiştir. Ancak Mehmet Şükrü Paşa İstanbul’dan destek alamamasına rağmen Bulgar ve Sırp ordularına saldırılarına 5 ay 5 gün süreyle direnerek tarihe geçen bir savunma gerçekleştirmiştir. Edirne’yi bir türlü alamayan Bulgar ordusu Sırplardan yardım istemiş General Savanobiç komutasında 20 bin kişilik Sırp Kuvveti, Kale kuşatmalarında kullanılan ağır toplarıyla birlikte Edirne önlerine gelmiştir. Yardım ümidinin kalmaması üzerine Şükrü Paşa daha fazla dayanamamış  26 Mart 1913’te Edirne düşmüştür. Kuşatma sonrası Edirne’ye giren Bulgar askerlerin Edirne’de bulunan Müslümanların ve Yahudilerin evlerini 3 gün boyunca yağmalamış, uzun kuşatma, savaş ve açlık sonrası bitkin düşmüş Osmanlı esirleri Sarayiçi bölgesine soğuk, açlık ve ölüme terk edilmiştir. Binlerce vatan evladı, günlerce ağaç kabuklarını yiyerek hayatta kalma mücadelesi vermiş ancak çoğu şehit düşmüştür. Bu kuşatmada canlarını kaybeden aziz şehitlerimiz, temiz kanlarımız ile suladığımız vatan topraklarında rahat uyuyunuz. Şunu bilmelisiniz ki Temiz kanlarınızla suladığınız kutsal vatan toprakları bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kutsal bir emanet olarak muhafaza edilecektir. Emanetinizin bekçisiyiz. Bizler bugün aldığımız nefesi, onların verdiği son nefese borçlu olduğumuzu hiçbir zaman unutmamalıyız. Edirne’nin tarihine unutulmaz iz bırakan Balkan Savaşları’nın 110. yıl dönümünde Edirne’mizi canlarını hiçe sayarak savunan asker, sivil, tüm şehitlerimize ve Şükrü Paşa’ya şükranlarımızı sunuyor, saygıyla önlerinde eğiliyoruz.”dedi.

Konuşmanın ardından Şükrüpaşa ve Edirne Müdafası Belgeseli gösterimi sonrası Edirne Süleyman Demirel Fen Lisesi tarafından Balkan Şehitleri isimi söz korosunun gösterisi sonrası program son buldu.

 

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Edirne’nin Kara Günü…

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

Giriş Yap

Edirne Postası - Edirne Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!