Edirne Kent Konseyi Başkanı Ziya Gökerküçük, gazetecilerin üye olduğu 3 derneğin önceki gün yaptığı ortak çağrıya destek vererek, “Kentimizdeki tüm oda, dernek, sendika, vakıf, siyasi parti ve benzeri kurumların, kişilerin ve zorunlu olmadıkça resmi kurumlarımızın da basın çalışanlarını gönüllerinde hissederek basına ulaşmalarını bekliyor ve basın çalışanlarının örgütleri aracılığı ile yaptıkları ‘Ortak Çağrı’ya uygun davranmalarını bekliyoruz” dedi.
EKK Başkanı Ziya Gökerküçük,açıklamasında, “Kentimizde son günlerde artış gösteren Coronavirüs salgını, her kesimi, her açıdan olumsuz etkilemekte, ancak, öte yandan yaşam da devam etmektedir. Bugüne dek, yaşananları ve salgına dair pek çok şeyi biz kentliler olarak basından öğrendik. Ama basın çalışanlarının durumu, hastalıkla nasıl mücadele ettikleri belki de çoğumuzun gündemine bile gelmedi.
Kentimizin resmi ve özel kurumları olarak; çalışmalarımızı kamuoyuna duyurmak amacıyla yaptığımız basın açıklamaları, toplantı veya açılışlarımıza basın mensuplarını çağırıyorduk. Oysa basındaki emekçi dostlarımızın da bu virüs ile mücadele etmesi, kendilerini koruması gerekiyordu.
Ve nihayet basında çalışanlar ortak çağrı ile bize bunu hatırlattılar. Ortak çağrı yaparak; oda, dernek, vakıf, siyasi parti, sivil toplum kuruluşlarının yöneticilerine seslendiler. Talepleri çok basitti: “Bu olağanüstü koşullar nedeniyle yüz yüze basın toplantısı, açıklama ve benzeri etkinlikler yerine mesaj ve açıklamalarınızı internet kanalıyla dijital ortamda ya da e-posta yoluyla yapmanızı, yazı, ses ve görüntü içeren güncel materyallerinizi de bu yollarla basın kuruluşlarına iletmenizi rica ederiz.”
Her kesime “evde kal” haberleri yapan basın çalışanlarının evde kalmadığını, kalamadığını görmek hepimizi düşündürmelidir. Bu nedenle biz Edirne Kent Konseyi Yürütme Kurulu ve diğer alt birimlerimiz olarak bu çağrıyı çok anlamlı ve önemli bulmaktayız. Bu kurala uyacağımızı duyuruyoruz.
‘Ortak Çağrı’da yer almasa da bu çağrıyı resmi kurumlarımızın da bu konuda duyarlılık göstereceğine inanıyoruz. Özellikle Valilik, Belediye gibi kurumlarımızın da bu tür bilgilendirme, toplantı ve açıklamaları on-line yapmaları, yayılımı azaltacak, basın çalışanlarını koruyacaktır. Yine resmi kurumlarımız önceden duyuru yaparak web sitelerinden katılımlı, canlı toplantılar düzenleyebilir, açıklamalar yapabilir.
Toplum olarak zor koşullarda yaşıyor olabiliriz. Ancak, gazetecilerin çalışamaması demek, hayatın durması demektir, kulağımızın duymaması, gözümüzün görmemesi demektir. Bu nedenle yerel basın organlarının ve çalışanlarının bu dönemde ekonomik sorunlarının giderilebilmesi için gerekli her türlü yasal çalışmanın da yapılması zorunludur.
Basın çalışanlarının, karşımızda bizi dinliyor, mikrofonu uzatıyor, fotoğrafımızı çekiyor olması elbette bizler için çok önemlidir. Ancak, özellikle kentimizde, vaka sayısının çok arttığı bu dönemde basın çalışanlarına karşı daha duyarlı olmalıyız. Bu nedenle kentimizdeki tüm oda, dernek, sendika, vakıf, siyasi parti ve benzeri kurumların, kişilerin ve zorunlu olmadıkça resmi kurumlarımızın da basın çalışanlarını gönüllerinde hissederek basına ulaşmalarını bekliyor ve basın çalışanlarının örgütleri aracılığı ile yaptıkları ‘Ortak Çağrı’ya uygun davranmalarını bekliyoruz”dedi.
