Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül çeşitli temaslarda bulunmak üzere Edirne’ye geldi. Parti Yöneticileri ve büyük bir kalabalık tarafından Edirne Gişelerinde coşku ile karşılanan Genel başkan Sarıgül ilk olarak İl Binasını ziyaret etti.Lozan anıtına giden Sarıgül burada yaptığı açıklamayla Yunanistan’a sert göndermelerde bulundu.
“İL BAŞKANLARIMIZ TRAKYA’DA BİR YILDIZ GİBİ PARLIYORLAR”
Her gittiği ilde Teşkilat çalışmalarını yakından takip eden ve bu konuya büyük önem veren Genel Başkan Sarıgül; “Gerçekten birkaç ilde il başkanlarımıza sitemlerim oldu. Ama Edirne Başkanımızı kutluyorum. Muhteşem bir başkan.. Edirne ve Kırklareli İl başkanımıza ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Trakya’da bir yıldız gibi parlıyorlar ve Türkiye Değişim Partimizin görüşlerini saygıyla, sevgiyle hiçbir siyasi parti farkı gözetmeden yurttaşlarımızla buluşturuyorlar. Edirne İl Başkanının gözlerinden değil anlından öpüyorum.” diyerek İl başkanı Murat Er’i anlından öptü.
İl Binasında basın mensupları ile bir araya gelen Sarıgül konuşmasında; “ 11 Eylül 2021 tarihinde, Edirne’de, TDP genel başkanlığına Adaylığımı açıkladım. 26 Eylül’de kongremizi yaptık. Ülkemizin, Her köşesinde teşkilatlandık. Kadrolarımızı kurduk. Mart ayından sonra yapılacak, Seçimlere katılma hakkını kazandık. Seçmen, Oy pusulasını eline aldığında, Türkiye için atan bir kalp, Millet için çarpan bir yürek görecek. Artık oy pusulasında, Merhameti görecek, Bereketi görecek, Adaleti görecek. Türkiye’nin bütün sorunlarını biliyoruz. Çözüm yollarını biliyoruz. Ehliyet, liyakat sahibi kadrolarımız var. Siyasette bir ilki gerçekleştirdik. Gölge bakanımızı açıkladık. TDP, Artık iktidara aday bir partidir. İnşallah iktidara geleceğiz ve Yıllardır çözülemeyen sorunları Biz çözeceğiz. Ülkemizde, Bir demokrasi sofrası kuracağız. Bu sofrada hak olacak, Hukuk olacak. Özgürlük olacak, Adalet olacak. Zengin ve bereketli Bir vatan sofrası kuracağız. Bu sofrada 84 kişinin değil 84 milyonun karnı doyacak.
Bugün serhat şehrimiz Edirne’den, Dünya kamuoyuna seslenmek istiyorum.“Dünya bu zalimliğe, Bu barbarlığa dur demelidir!!!”Yunanistan, Mülteci hukukuna aykırı, İnsanlığa yakışmayan bir göçmen politikası izliyor.Ege denizinde, Göçmen botlarına ateş ediyor. Botları şişliyor. Savunmasız insanları ölüme terk ediyor.
Bu görüntüler televizyonlarda yayınlanıyor. Bunlar, NATO’nun, AB’nin gözü önünde oluyor.Bir kaç gün önce Çeşme açıklarında, Yunan sahil güvenliği, 3 göçmeni denize attı. İkisini kurtarabildik. Bir göçmen hayatını kaybetti.Yine bir kaç gün önce; İpsala’da, Yunanistan tarafından geri itilen 22 göçmenden 16’sı donarak öldü.Yunanistan, Donarak ölsünler diye; Bu insanların ayakkabılarını çıkartmış,
Üstlerini soymuş ve Çıplak şekilde bizim tarafa itmiştir. Yunanistan’ın yaptığı zalimliktir. Caniliktir!!! Dünya bu zalimliğe, Bu barbarlığa dur demelidir!!! Yunanistan, Demokrasi beşiği olmakla övünen, Ama İnsan hakları ve özgürlüklerini Çiğneyen bir ülkedir. Yıllardır, Batı Trakya Türklerinin Eğitim haklarını, İmar haklarını, Kültürel haklarını, Ekonomik haklarını, Siyasal haklarını hiçe saymaktadır.
Okulları, camileri kapatmakta, Ezan seslerini susturmaya çalışmaktadır. Yunanistan, Aynı zamanda kötü bir komşudur. Sorunlu bir komşudur. ABD ile birlikte Bizim sınırımıza silah yığmakta, Adaları silahlandırmaktadır. TDP, Ülkemize yönelik İç ve dış tehlike ve tehditlere Dikkat çekmek isteyen bir partidir. Amacımız, Kaygı ve telaş yaratmak değil , Doğru ve etkili tedbirlerin Zamanında alınmasını sağlamaktır. Son aylarda, yunan basınında, Karasularını 12 mile genişletme, Hakları olduğuna ilişkin haberler çıkıyor. Dışişleri bakanlığımızın, Bu konuyu yakından takip ettiğini, Ülkemizin, Menfaatlerini koruduğunu biliyoruz, Bundan eminiz. Yunanistan’ın karasularını, 6 milin üzerine çıkarmasını, Kabul etmeyeceğimizi, Göstermek üzere TBMM’ni göreve çağırıyoruz. Korkulu rüya görmektense Uyanık duralım diyoruz. TBMM’de gurubu ve Milletvekili olan partilerin, 1995 yılında olduğu gibi;Bir bildiri yayınlayarak Kararlılığımızın devam ettiğini duyurmalarında Fayda görüyoruz.Buradan, Avrupa’nın şımarık çocuğu Yunanistan’a Bir atasözüyle sesleniyorum:Ey Yunanistan! Sel gider kum kalır. Avrupa ve ABD’ye güvenme. Biz komşuyuz. Biz de komşuluk önemlidir. Komşu komşunun külüne muhtaçtır.Türkiye ile dost olmak sizin hayrınızadır.
“FATURALARA GELEN ZAMLAR HUZUR BIRAKMADI”
Elektrik, doğalgaz faturaları Evlerde huzur bırakmadı. Esnafa dükkân kirası kadar Elektrik faturası geliyor. Mutfaklardaki yangın küle döndü. Bıçak kemiğe dayandı. Millet pahalılıktan inim inim inliyor.
Yoksulluktan kıvranıyor. İnsanlar, ‘’açım’’ diye bağırmaya başladı. Yaşadığımız bu pahalılığın ve Yüksek faturaların nedeni; 20 yıldır ülkeyi yöneten ak partidir.Ak parti iktidarları, Üretmeyi değil ithalatı, Yerliyi değil, Yabancıyı tercih etmişlerdir.TDP olarak biz, Ekonomik milliyetçilik yapacağız. Ekonomik milliyetçilik,Ülkemizde üretilen hiçbir şeyi İthal etmemektir. Ekonomik milliyetçilik, Rusya’dan buğday, Kanada’dan mercimek almamaktır. Ekonomik milliyetçilik, Yerli enerji kaynaklarına ağırlık vermektir. Ekonomik milliyetçilik, Türk markalarını Değerli kılmaktır, markalaşmaktır. Ekonomik milliyetçilik, Çayımıza, fındığımıza, Pamuğumuza, zeytinimize, Narenciyemize, Günebakanımıza sahip çıkmaktır. Ekonomik milliyetçilik, Paramızın değerini korumaktır. Ekonomik milliyetçilik, Paramızın değerini, Malımızı, mülkümüzü, Ürünlerimizi Ve en önemlisi onurumuzu korumaktır. Ekonomik milliyetçilik, Daha iyi yaşamaktır. Evet, büyük sorunlarımız var. Ama imkânlarımız da var. Türkiye zengin bir ülke,Umutsuz olmaya, Enseyi karatmaya gerek yok. TDP, Ne yapacağını, Nasıl yapacağını bilen, Vicdanlı ve ehil kadrolardır.
“EDİRNE’DE DEĞİŞİM BAŞLADI”
Daha sonra konuşan İl Başkanı Murat Er’de; “Ben her zaman söylüyorum halkın arasında ve yanında olan bizim farklı bir liderimiz var ve gün geçtikçe çığ gibi büyüyen bir partimiz var. İlk seçimlere gireceğiz ve bu seçimlerden partimiz zaferle çıkacaktır. Türkiye’de değişim başladı, Edirne’de değişim başladı. Bizde bu değişimin bir parçası olduğumuz için çok mutluyuz. Herkesi partimizin çatısı altında birleşmeye davet ediyorum.” dedi.
LOZAN ANITI ÖNÜNDE YUNANİSTAN’A SESLENDİ
Buradaki toplantının ardından Genel Başkan Mustafa Sarıgül ve beraberindekiler Karaağaç’taki Lozan Anıtına ziyaret gerçekleştirdi. Lozan Anıtı önünde basına açıklama yapan Genel başkan Sarıgül; “Yunanistan binlerce mülteci vatandaşı açlığa ve ölüme terk etmektedir. Bu insanlık dışı tutumu kınıyoruz. Birleşmiş Milletleri ve Avrupa Birliği’ni Yunanistan’a müdahale etmeye Yunanistan’ı çağrıda bulunmaya davet ediyoruz. Ülkemizde 4 milyonun üzerinde mülteci yurttaşlar var. Bunlar kendi memleketlerinden kendi isteği ile gelmediler. Önemli bir sıkıntı ve sorun olduğu için geldiler. Türkiye’nin uyguladığı misafirperverliği Avrupa’nın da, Yunanistan’ın da göstermesini arzu ediyoruz.
Diğer bir konu da Amerika Birleşik Devletleri NATO’nun hemen yanı başımızda Yunanistan’da orantısız bir şekilde silahlanmasını kabul edemeyiz. Yunanistan’ın 6 mili, 12 mile çıkarma çağrılarını kabul edemeyiz. Biz Mustafa Kemal Atatürk’ün askerleri olarak her zaman görev başındayız. Yunanistan’ı AB’yi ve NATO’yu bir kez daha uyarıyoruz. Amerika Birleşik devletlerini Yunanistan’ın yanında olduğu kadar Türkiye’nin yanında olmadığı için kınıyorum. Mademki biz NATO üyesiysek orantılı bir şekilde silahlanma yapılmalıdır. Yunanistan adalarına 50-60 tane tank gidiyorsa, Onun yarısı da NATO ülkesi olarak Türkiye’ye gelmesi lazım. Yunanistan’daki, orantısız silahlanmayı kabul etmiyoruz.
“Herkes bilsin ki Mustafa Kemal’in askerleri olarak biz her zaman görevdeyiz ve görevde olmaya devam edeceğiz.”
Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün anıtlarına karşı, büstlerine karşı kimliği bilinmeyen saygısızca tutumları kınıyorum. Gerek Samsun’da gerekse Uzunköprü’de Atamıza uzatılan, Atamıza karşı yapılan bu saygısızlığı sonsuza dek kınadığımızı bildirmek istiyorum. Edirne’mizden bütün ulusumuza sesleniyorum. Bu provokasyonlara kesinlikle ve kesinlikle kapılmayalım. Türkiye’mizi 2’ye, 3’e, 4’e bölmek istiyorlar. Bir dönem sağcı ve solcusunuz diye ayrım yaptılar. Şimdide Atatürk’ümüzün anıtlarına saldırarak yurttaşlarımızı bölmek ve parçalamak istiyorlar. Atatürk’ümüzün anıtlarına sevgisizce bakanları bir kez daha uyarıyorum. Herkes bilsin ki Mustafa Kemal’in askerleri olarak biz her zaman görevdeyiz ve görevde olmaya devam edeceğiz.” dedi.
