featured

Bir Taraftan Korona Bir Taraftan da İlgisizlik Romanları Yoksullaştırdı

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İzmir Çeşme ilçesi Alaçatı mevkiinde derme çatma yapılar içinde yaşayan Roman vatandaşların 16 Haziran günü zabıta ve polis gözetiminde iş makineleriyle evleri yıkılmasına tepkiler devam ediyor.Edirne Roman Eğitim Gönüllüleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Turan Şallı,yaptığı açıklamada, “ Bu bölgede 20 yıldır gecekondu yaşamı içinde yaşamını sürdüren Romanların anayasal hakkı olan barınma hakkı ellerinden alınmıştır. Yıkım görüntüleri yurt dışında yaşayan Roman topluluklarında görüldüğü kadar ülkemizde de maalesef yaşanabilmektedir.

Meselenin ana kaynağı; istihdam da yer alamayan Roman toplulukların yoksulluk döngüsünden kurtulamayıp, en basit iş alanı olarak hurda ve kağıt toplayıcılığını seçmek zorunda kalmasıdır. Yaşanan yıkım görüntüleri, Romanlarımızın sosyal dramını yansıtan bir gerçekliktir. Konu ile ilgili yapılan eleştiriler, söylem içinde kalmakta, sorunun çözümüne nihai bir sonuç getirememektir. Yaşadığımız Covid-19 salgın süresinde çok sayıda iş yeri kapanmış bu insanlarımızın geçim kaynakları olan hurda toplayıcılığı da sekteye uğramıştır.BİRİLERİ EV SAHİBİ, ÇİLEKEŞ ROMANLAR KİRACI. Alaçatı mevkiinde yüze yakın aile çadırlarda yaşam mücadelesini kaybetmiştir. Can çekişen yoksulluk altındaki Roman çocuklar eğitimden kopmuş, yeterli beslenme olanaklarından yoksundur. Ekonomik yoksunluğun dibindeki bu insanların yerleri yıkılması hangi aklın anlayışıdır? Çaresizliğe terk edilen Roman vatandaşlarımıza farklı bir yerleşim alanı yaratılması neden düşünülmemiştir? Yaşam savaşı altında ezilirken, bir de yerlerini yıkmak mantığa sığmayan bir anlayıştır. Geldiğimiz sonuç; birilere ev sahibi, Romanlar halen kiracı. Hatta kiracıdan daha beter düzeydedir.ADI VAR KENDİ YOK: ROMAN STRATEJİK EYLEM PLANI. Bugün bu tür yaşam şekli ile yaşamını idame ettirmeye çalışan yüzbinleri bulan Roman toplulukları mevcuttur.  Sosyal devletin içinde üzücü gelişmelerdir. Sağlıksız koşullardaki yaşam koşulları insan onuruna yakışmayan görüntüler yaratmaktadır. Görmezden gelinen gerçeğe bir bakalım: Türkiye’de yaşayan Roman topluluklarına yönelik, 2016 yılında Roman Stratejik Eylem Plânı hazırlanmış, uygulamada yerini bulamamıştır. Eleştirilerin artması üzerine 2019 yılı sonralarında sayın cumhurbaşkanı bir genelge yani talimat vererek “gerekli her türlü desteğin verilmesi” şeklindeki talimatta pratikte yer bulamamıştır. Özetle; istenilen sosyal politika yaşama geçmesi için gerekli koşullar yaratılamamıştır. Uluslararası bir sosyal sorun olan Çingene meselesi karşımıza bu şekliyle çıkmaktadır. Daha da çıkmaya devam edecektir. Olayın yaşandığı yerde bulunan kamu idarecileri yirmi yıldır süren bu yoksulluk döngüsüne neden sessiz kalmışlardır. Bir ili veya ilçeyi yönetenler belli zamanlarda bir araya gelerek, insan onuruna yakışmayan yaşamlarının barınma sorununa çözüm üretmedeki gayretlerini sorgulamak gerekir.

Saklanın gerçek şudur; “Burası turizm bölgesi Roman vatandaşların durumu burada görüntü kirliliği yaratıyor” Düşüncesi ile bu insanların evleri yıkıma maruz kalıyor. Soruna kamu yeterli duyarlılığı göstermemektedir. Sosyal devlet kendi Roman yurttaşlarına barınma imkânı için olanak sağlamamıştır. Korona salgını yetmezmiş gibi, kamu kurumlarının ilgisizliği sosyal devlet anlayışından çok uzak kalmıştır. Kamunun görevi kucaklayıcı olmak yerine bu insanlarımızın evlerini yıkmakla üzerlerinde var olan sorumluluğu kaybetmiştir.

Yıkımlarda sadece belediyeleri değil, sistemi, Romanlarımızın eşitsizliğini sorgulamak gerekir. Roman derneklerinin yerli yersiz söylemleri belediyeyi hedef tahtasına getirmekte sorun çözümlenmez Roman dernek başkanları kahramanlığa değil, sorun çözümüne odaklanmalıdır. Romanların yoksulluğunda ciddi bir sosyal politika geliştirilemezse daha çok Çingene çadırları yıkılır. Kamunun dili ne söylüyor ona bakmak gerekir. Çözüm üretmek için ne kadar istekliler ve barınma sorununa çözüm için bütçe var mıdır? Roman toplumunun varlığı ile mecliste yer bulan iki milletvekilimiz var. Aralarında siyasi düşünce farklılıklarını bir tarafa bırakarak soruna nasıl bir yaklaşımla bakmalarına yönelik çabaları geliştirmek zorundadır. Roman dernekleri de farklı partilerin belediyelerini siyaseten karalama yolunu bırakmalı, işi sulandırmamalıdır. Yandaş Roman dernek başkanları, suyun yolu cebe kaymasına değil, Romanların geleceğine yol bulunmalıdır”dedi.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Bir Taraftan Korona Bir Taraftan da İlgisizlik Romanları Yoksullaştırdı

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

Giriş Yap

Edirne Postası - Edirne Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!