Türkiye Cumhuriyetinin en büyük kazanımlarından biri olan Lozan Barış Antlaşmasının İmzalanmasının ve Batı Trakya Türk Azınlığının Lideri Dr. Sadık Ahmet’in Ölüm yıl dönümleri olması sebebiyle Edirne Karaağaç’ta bulunan Lozan Anıtı önünde tören düzenlendi.
Lozan Barış Antlaşmasının imzalanması ve Dr. Sadık Ahmet’in ölüm yıldönümü dolayısıyla Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonu tarafından Lozan Anıtı’nda tören düzenlendi. Düzenlenen törende açıklamalarda bulunan Balkan Rumeli Türkleri Genel Başkanı Sabri Mutlu; “Yunanistan’a buradan cevap vermek istiyorum. Batı Trakya’da bulunan Türkleri biz burada istemiyoruz dediler. Kimse bizi doğduğumuz büyüdüğümüz yerden ne Bulgaristan ne de Yunanistan veya bir başka balkan ülkesi atamaz. Burası bizim ata topraklarımız bir bizim orada hala akrabalarımız var. Kimse böyle bir hayale kapılmasın.” Dedi.
Balkanlarda bulunan Türklere yönelik söylenen sözlere cevap veren Genel Başkan Sabri Mutlu, kimsenin doğup büyüdüğü yerden kendilerini çıkaramayacağını dile getirdi. Mutlu; “Burası bizim ata topraklarımız bir bizim orada hala akrabalarımız var. Kimse böyle bir hayale kapılmasın. Biz bu topraklarda var olduk ve var olmaya devam edeceğiz. Pandemi dolayısıyla Lozan Anıtı’nda Sadık Ahmet’i anıyoruz. İnşallah ilerleyen yıllarda mezarı başında anacağız. Bizler hem anıyoruz hem de anlatıyoruz. Gelecek nesillere anlatmamız gerekiyor.” İfadelerini kullandı.İstanbul’da Ayasofya Camiisi ibadete açılmasının insanlık alemi için çok önemli bir olay olduğunu söyleyen Mutlu, herkesin ziyaretine açık bir mabet olduğunu belirtti. Mutlu; “25 yıl önce elim bir kaza neticesinde kaybeden Batı Trakya Türklerinin lideri ve insan hakları savunucusu Dr. Sadık Ahmet’in ölüm yıldönümünde unutmadığımızı ve unutmayacağımızı anlatmak ve anmak üzere çok anlamlı bir yerde “Lozan anıtı” önünde toplanmış bulunuyoruz. Her yıl mezarı başında anıyorduk, ancak malumumuz dünyada yaşanan pandemi nedeniyle bu yıl anmayı Balkanlar’ın başkenti Edirne’deki Lozan meydanında yapma kararı aldık. Bu anıtın önünde bu anmayı yapmamız da tesadüf değildir. 24 Temmuz 1923 yılında İsviçre’nin Lozan şehrinde imzalanan ve önemli bir bölümünün Batı Trakya’da yaşayan Türk azınlığının azınlık haklarını düzenleyen bu anlaşma ihlal edildiği için Dr Sadık Ahmet mücadele veriyordu.Azınlık haklarını da içeren anlaşmalar ülkemiz ve Balkan ülkeleri arasında defalarca imzalanmıştır ve nihayetinde BM Evrensel İnsan Hakları Beyannamesine tüm bu ülkeler imza koymuş olmalarına rağmen hala bu manada bir arpa boyu yol alınamamıştır. Anadilde eğitim veren okullarımız yok denecek kadar azdır ve olanlar da sürekli engellemelerle karşı karşıya kalmaktadırlar.
Osmanlı yadigârı camimiz ve vakıf malı eserlerimiz ya yıkılmış, ya da “tarihi eser” kisvesi altında kasıtlı yıkılmaya bırakılmıştır. Buna karşılık benim ülkemde bir insanlık dersi niteliğinde kararlar alınmış ve birçok kilise restore edilerek insanlığın hizmetine açılmıştır, ayrıca azınlık vakıflarına ait vakıf malları da sahiplerine iade edilmişlerdir. Bu gün ibadete açılan Ayasofya Camii de tüm insanlığın hizmetine sunulmuştu. Henüz 48 yaşında hayatının baharında hayattan koparılan, Batı Trakya’da insan Hakları mücadelesinin simgesi olmuş Dr. Sadık Ahmet’i özlemle, minnetle ve rahmetle anıyoruz, ruhu şad mekanı cennet olsun” dedi.
