Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kırklareli İl Başkanlığı, küçük esnaf ve sanatkârların pandemi döneminde yaşadığı sorunlara ilişkin bir rapor hazırladı.
“Salgın Döneminde Esnafımızın Sorunları ve Beklentileri” başlıklı raporda esnafın ve sanatkârların ekonomik ve sosyal sorunları tespit edilerek çözüm önerilerine de yer verildi. Kırklareli merkez ve ilçelerde yapılan esnaf ziyaretlerinde gerçekleşen birebir görüşmeler neticesinde hazırlanan raporda bazı esnaf ve sanatkârlar oda başkanlarının da görüşleri alındı.
Küçük esnafın Türkiye genelinde çalıştırdıkları personel ve aileleriyle birlikte 8-9 milyon arası bir nüfusu teşkil ettiğine değinilen raporda günlük kazançla geçimini sağlamaya çalışan esnafın salgının en yoğun olduğu 3 aylık dönemde evine ekmek götüremeyecek duruma geldiği belirtildi.
Toplamda 7 maddeden oluşan küçük esnaf ve sanatkârların sorunları ve çözüm önerileri raporunu CHP Genel Merkezi’ne gönderen CHP Kırklareli İl Başkanı Alaaddin Güncer, aynı raporu geçtiğimiz hafta CHP Kırklareli ilçe başkanlarıyla da paylaştı.
CHP Kırklareli İl Başkanlığı tarafından hazırlanan, “Salgın Döneminde Esnafımızın Sorunları ve Beklentileri” raporu:
CUMHURİYET HALK PARTİSİ KIRKLARELİ İL BAŞKANLIĞI, “SALGIN DÖNEMİNDE ESNAFLARIMIZIN SORUNLARI VE BEKLENTİLERİ” RAPORU GİRİŞ…
11 Mart tarihinde pandemi başladıktan sonra ekonomik olarak en çok etkilenen kesim küçük esnaf ve sanatkârlardır. Küçük esnaf çalıştırdıkları personel ve aile bireyleri ile Türkiye nüfusunda ortalama 8-9 milyon arası bir nüfusu teşkil etmektedir. Esnafımız salgının en yoğun olduğu 3 aylık sürede evine ekmek götüremeyecek hale gelmiştir. Bunun anlamı şudur: Esnaf ve sanatkârlarımız günlük kazançlarıyla ayakta durabilmektedir. Aşağıda belli sektörler ve esnafın hemen her sektörde yaşadığı temel sorunlar esnaf odası başkanları ile görüşülerek derlenmiştir.
1-) ULAŞIM
En sıkıntılı sektörlerden biri de yük – yolcu nakli, öğrenci taşımacılığı yapan esnaflardadır. Ticaretin aksaması nedeni ile yük taşımacılığı durma noktasına gelmiş, sosyal hayatın yavaşlaması ve seyahat kısıtlaması nedeni ile yolcu taşıması durmuş, okulların açılmaması nedeni ile öğrenci servisi çeken esnaf bitme noktasındadır. Bir araçta üç çeşit sigorta var. 1 e düşürülmelidir. Esnafın birçok kalemde vergi verdiğini unutmamak gerekiyor. Bu yüzden hiç olmazsa akaryakıta ödediği vergiden bir miktar indirim yapılmalıdır. Ocak 2021 MTV’leri ötelenmelidir. Sektör daha sıkı denetlenmeli kayıt dışı olarak iş yapanlar engellenmelidir. Ulaşım-nakliye Devlet tarafından desteklenen öncelikli sektörler haline getirilmelidir. Salgının sürmesi halinde yine en büyük sıkıntıyı yaşayacak olan sektörlerin başında “toplu ulaşım” olacaktır.
2-)BAR/CAFEBAR/BİRAHANE VE RUHSATLI YERLER
Sunulan temel hizmet aynı olmasına rağmen, genelge gereği, lokanta, içkili lokanta, restoran ruhsatlı yerler açılmış, ancak, bar, birahane, pub, vs ruhsatına sahip işletmeler ya açılamamış, ya da ruhsatlarındaki ana faaliyet kolunu değiştirip yeni ruhsat alarak diğerlerinden aylar sonra açılabilmişlerdir. Ruhsat değiştirmeyenlerden halen kapalı olan işletmeler bulunmaktadır. Bu hususlar dile getirilmeli, temel faaliyetleri aynı olan fakat farklı ruhsat tipi ile çalışan işletmeler arasında denge kurulmalı, kararnamelerin temel hizmeti aynı olan yukarıda belirtilen ruhsat tiplerinin her birini kapsayacak şekilde çıkarılması için çalışma yapılmalıdır.
3-)SGK/BAĞ-KUR PRİMLERİ
Esnafımız BAĞ-KUR primlerinin yüksekliğinden şikâyetçi. Ödeme zorluğu içindeler. Yanlarında çalışanın SSK primini zorlukla ödeyen ama kendi BAĞ-KUR ödemesini gerçekleştiremeyen esnafımızın sayısı çok fazla. Pandeminin sona ermesi bir anda her şeyin sona ermesi anlamı taşımadığından, BAĞ-KUR primlerinin Eylül, Ekim, Kasım, Aralık ayı ödemelerinin ötelenmesi, salgının gidişatına göre 2021 önlemleri düşünülmelidir.
4-)KAMU KURUM VE KURULUŞLARI/HAKSIZ REKABET
Kamu kurum ve kuruluşları hizmet sektöründe hizmet vererek yerel esnafa karşı haksız rekabet içinde olmamalıdır. Kamu kurumları, Park, Bahçe, Düğün Salonu, Kantin v.s işletmesinden vazgeçmelidir. Veya sadece kendi üyelerine hizmet vermelidir. Kamu kurumları, özellikle yukarıda sayılan sektörlerden çekilerek, bu sektördeki esnafın önünün açılması sağlanmalıdır.
5-)İŞSİZLİK/İSTİHDAM/BÜYÜK MARKETLER
İşsizliğin altında küçük altında küçük esnafın yok olması var. Perakende yasasında düzenleme yapılarak esnafın haksız rekabete karşı korunması gerekmektedir. Zincir marketler el katmadığı hiçbir sektör kalmadı zincir marketlerin açılışına ve şube adedine nüfus ile orantılı sınırlama getirilmelidir. Zincir marketlerin reyon çeşitliliği sınırlanmalıdır. Her esnafın ayrı ayrı sattığı ürünü zincir marketlerin reyonlarında bulmak mümkün, yaklaşık 70 ‘sektör, meslek dalında ürün satışı yapılıyor. Bunun önüne geçilmelidir.
6-)STOPAJ
Kiracı olan esnafımızın üzerindeki stopaj yükü kalkmalıdır. İşyeri – dükkân sahibi hem kira alıyor, birde vergisini esnafımız ödüyor. Bu uygulama (stopaj) şekli %20 stopaj oranı tekrar gözden geçirilmelidir.
7-)TEKNOLOJİK DESTEK
Esnaf ve sanatkâralar teknolojik destek verilmelidir. Teknoloji ve hız çağında olduğumuzdan, Esnafımızın çağa ayak uydurması için önceliğin bilgisayar tablet vs araç alımında indirim sağlanmalı, otomasyona (barkod sistemli satış) geçmek isteyene destek sağlanmalı ve eğitim verilmelidir.
8-) FİNANSA ERİŞİMİ KOLAYLIĞI/SİCİL AFFI
Finans konusunda en büyük sıkıntı kredi sicilinin bozukluğudur. Zira; kredi talebinde bulunulduğunda banka ve diğer finans kuruluşları kredinin verilmesini sağlayan (teminat, kefil, ipotek, bilançonun belli kalemlerinin kredilendirmeye uygun olması) yanında kredi sicilinin temiz olmasına (kredi kartı borcu ve gecikmesinin olmaması, başkaca kredi taksitlerinde aksama olmaması ile kredi isteyen aleyhine icra takibi yapılmaması) şartlarını aramaktadırlar. Bu nedenle öncelikler yapılması gereken sicil affı çıkarmak olmalıdır. Kapsamlı bir sicil affı çıkarılmalıdır. Aksi takdirde kredi olanakları açılsa küçük esnafın bu krediyi kullanması fiilen imkânsız olacaktır. Haber: Metin KARAKUŞ/KIRKLARELİ
