featured

Marmara Depremi’nin 23’üncü yılı: yaşanan acılar unutulmadı..

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

17 Ağustos 1999 yılında yaşanan Marmara Depreminde kayıtlara giren 18 bin 373 vatandaşımız yaşamını yitirmiş, yaklaşık 50 bin civarında kişi ise yaralanmıştı. O tarihte yaşanan acılar, bugünde unutulmadı. Yaşanan acıların halen dün gibi hatırlandığı Marmara depreminin üzerinden 23 yıl geçti. Marmara depreminin yıl dönümünde TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Edirne İl Temsilciliği Bedesten Çarşısı’nda, depremle ilgili bilgilendirici resim ve yazılardan oluşan sergi açtı.

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası’nca 17 Ağustos 1999 yılında yaşanan Marmara Depremi yıldönümünde deprem fotoğraf sergisi açtı.Bedesten Çarşısı’ndaki serginin açılışında konuşan TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Kadir Aydoğdu, 17 Ağustos tarihinde Gölcükte yaşanan depremi işaret ederek “Aradan geçen 23 yıl boyunca depremle gerçekten yüzleştiğimiz, yeni depremlere hazırlanma konusunda mesafe kaydettiğimiz söylenemez” şeklinde konuştu.

Aydoğdu, başta İzmit, Yalova ve Adapazarı olmak üzere Doğu Marmara’nın tamamının etkilendiği 7.4 büyüklüğündeki depremin, gerekli tedbirler alınmaması nedeniyle doğal afetlerin ne büyük toplumsal felaketlere dönüşebildiğinin en acı örneği olarak tarihe geçtiğini dile getirerek, şunları söyledi: “23 yılda afet riski olan yerleşim yerleri taşınmadı, binalarımız, depreme dayanıklı hale getirilmedi. Kent merkezlerinde deprem toplanma alanları oluşturulmadı, afet sonrası kriz yönetim senaryoları hazırlanmadı. Bu süre içinde imar planları depreme hazırlıklı şehirler yaratmak için değil, kentsel rantın dağıtılması için bir araç olarak kullanıldı” dedi.

Mevcut durumda artan nüfus ve yapılaşma nedeniyle yaşanacak benzer bir felaketin sonuçları çok daha ağır olacaktır. Bütün bunların biliniyor olmasına rağmen depreme hazırlık konusunda gerekli adımların atılmamasının sorumluluğu siyasi iktidar üzerindedir. Benzer felaketleri bir daha yaşamamak için derhal adım atılmalıdır. Yapı denetimi sistemi TMMOB ve bağlı odalar, üniversiteler ve ilgili kesimlerin katılımıyla kamusal bir anlayışla yeniden düzenlenmelidir.”

“DERE YATAKLARI GİBİ YANLIŞ ALANLARDA OLUŞTURULAN YAPILAŞMALAR HER AN İÇİN RİSKLİ ALANDIR”

Edirne Kent Konseyi Başkanı Nihat Çolak da açılışta yaptığı konuşmada, deprem gibi afetlerde yaşanan acıların en büyük sebebinin bilimi ve tekniği yapılarımızda uygulamamak olduğunu ifade ederek, “Zemin de çok önemli. 30 Ekim 2020’de İzmir depremini de yaşadık ve 117 vatandaşımızı kaybettik. Orada da gördük ki 70-80 kilometre uzaklıkta Sisam adasında oluşan deprem 70 kilometre ileride İzmir’de yıkıma neden oldu. Bugün Marmara’da yaşanacak bir depremde Edirne merkezinde yıkım olmayacağının kimse garantisini veremez. Bu yıkımların özellikle zeminden kaynaklandığını, zemindeki sıvılaşmadan oluştuğu, yapı sürecinde nitelikli mühendislik hizmeti alınmadığından oluştuğunu gördük. Yani mühendislik hizmeti almayan yapılar, dere yatakları gibi yanlış alanlarda oluşturulan yapılaşmalar her an için riskli alandır

Kentsel dönüşümde riskli alanlarda barınma hakkı temelinde konu ele alınmalı, orada barınan tüm aileler sağlıklı ve güvenli, nitelikli yapılara taşınabilir. Kentsel dönüşüm uygulaması, kanunu ne yazık ki ülkemizde bir ranta dönüştü” şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından sergi gezildi.

 

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Marmara Depremi’nin 23’üncü yılı: yaşanan acılar unutulmadı..

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

Giriş Yap

Edirne Postası - Edirne Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!